Germany To Turkish
VERMASSEN : German Turkish
(intr.) ferdiyetini kaybetmek
VERMAUERN : German Turkish
l. duvarcilikta kullanmak
(zumauern) duvaria kapamak
VERMEHREN : German Turkish
l. co^altmak, artirma^, fazialastirmak
(geschlechtlich) üretmek
(stärken) kuvvetlendirmek, tak-viye etm.
(steigern) kabartmak, katmerlestirmek; üste vurmak; sich ^ l. cogalmak, artmak, fazialasmak, sik-lasmak, tezayüt etm.
(geschlechtlich) üremek
(sich steigern) katmerlesmek. kabarmak ^u^g/tezayüt, artma
VERMEIDBAR : German Turkish
kacinilabilir; kabili ictinap
en bsden ictinap etm., cekinmek, sakmmak, kacmmak, ihtiraz etm
VERMEINEN : German Turkish
(yanhshkla) zannetmek, tahmin etm., düsün-mek; zannüzehapta bulunmak
t.lich zannedilen, farz edilen, sözde, sözümona, diye, denen
VERMELDEN : German Turkish
ildirmek, haber vermek
VERMENGEN : German Turkish
kanstirmak, mezcetmek; sich ^ kansmak, ihtilat etm
VERMENSCHLICHEN : German Turkish
insantlestirmek
VERMERK : German Turkish
m l. (Eintragung) kayit, not
(Bemerkung) mülähaza
(Fußnote) hasiye, hamis, dipnot
(Rand-
bemerkung) derkenar, cikma 2en l. (eintragen) kaydet-mek. not etm.
mülähaza yazmak; et. gut — hüsnüte-läkki etm.; iyi karsilamak; et. übel ^ suitelakki etm.; fena karsilamak; fena manaya almak; bsden incinmek, rencide olm.; fena halde huyianmak
VERMESSEN : German Turkish
(I) (Inf.) l. ölcmek
(Land) mesaha etm.
mit. a. kestirmek; sich ^ l. (falsch messen) öicerken yanil-mak
(sich erdreisten) bsi yapmaga cüret (od. tasaddi) etm.; kalkismak (II) (Aäj.) l. (kühn) cüretkär, pervasiz
(hochfahrend) mütekebbir, kibirli; burnu büyük; büyüklenmis, iddiali
(frech) küstah, saygisiz 9ung f l. yer ölcmesi; mesaha
(m. der Meßkette) senaj 9ungs.ingenieur m mesaha memuru; harita mühendisi; topograf 9ungs.karte / nirengi haritasi 9ungs.künde / mesaha fenni; jeodezi 9ungs.schiff n hidrograf {od. harita) gemisi 9ungs.trupp m mit. yer ölcme kitasi
VERMICKERT : German Turkish
vermlekert F l. (kränklich, schwächlich) hasta-likli, zayif, ciliz, siska, lagar
(klein) ufak, cüce
(elend) acmacak
VERMIESEN : German Turkish
s. verleiden
VERMIETEN : German Turkish
kiralamak; kiraya vermek; icar etm.; Zimmer zu ~ kiralik oda 2er(in/) m kiralayan, mucir
et kirah
VERMINDERN : German Turkish
l. azaltmak, eksiltmek, tenkis etm., indirmek, kismak
(beeinträchtigen) halel (od. nakisa) getirmek
(beschränken) tahdit etm., cevresini daraltmak
(abschwächen) hafifletmek, zayiflatmak
(Schmerzen) din-dirmek, yatistirmak; sich ^ l. azalmak, eksilmek, tena-kus etm.
(schwächer werden) hafiflemek, zayiflamak
(Schmerzen) dinmek, yatismak; Seine Schuld hat sich um 500 Mark vermindert. Borcu besyüz mark azaldi.
t mus. (Intervall) eksik
VERMINEN : German Turkish
ir yeri maymiamak; bir yere maym dökmek
t:
es Gebiet mayin dökülmüs mintika
VERMISCHEN : German Turkish
kanstirmak, mezcetmek; den Wein mit Wasser ^ saraba su katmak; sich — kansmak, ihtilat etm.
t l. kansik, kansmis
(verschiedenartig) cesitli, müte-nevvi
VERMISSEN : German Turkish
yoklugunu hissetmek; bsin kayboldugunu fark etm.; bsi bulamamak-mißt noksan, kayip; akibetimechul kalan; hayat mematindan haber almamayan
VERMITTELN : German Turkish
(tr.) l. (et.) bse tavassut etm.
(zustandebringen) yapilmasini saglamak
(beschaffen) temin (od. tedarik) etm.; (intr.) l. (bei et.) bsde mutavassit olm.
(zwischen P.) aralanm bulmak; arabuluculuk etm.; telifibeyn etm.; uzlastirmak; zu ^ suchen araya girmek
els(-t) (m. Gen.) vasitastyle, yardimiyk, dcifiletiyle °ler(ln /) m l. araci, mutavassit, meyanci, seiap-t^i
(Makler) simsar, komisyoncu, muameifcci
(Friedensstifter) arabi-lan, arabulucu; den — ^^iclen arabuluculuk etm., mutavassitlik etm. Cler.^ebühr f smsaiiyc, komi-syon, provizyon 21er.rolle/mutavassitlik £lung/l. tavassut, meyancilik, vasita(-lik), vesatet, aracilik
arabuluculuk, telifibeyn
komisyonculuk, muamelecilik
pol. • (gute Dienste) dostahe tesebbüs
teleph. telcfon san-trali; durch (gütige) ^ des Herrn N..
beyin delaletiyle (himmctiyle, vasitnsiyle, marifetiyle); sich j-s ~ bedienen b-ni araya koymak Slungs.Station / l. ara merkezi
teleph. telefon santrali
VERMODERN : German Turkish
cürümck, tefessüh etm
VERMORSCHEN : German Turkish
cürümek, tefessüh etm
VERMOTTET : German Turkish
l. güve yemis; güveli
fig. küflü, külüstür, köhne
VERMUMMEN : German Turkish
maskelemek, örtmek; sich ~ tebdili klyafet etm., örtünmek, maskelenmek
t maskeli, örtülü
VERMUREN : German Turkish
l. naut. ciftc demir atmak; abosa etm.; karamu-sala vurmak
geol. kaysat (ebuli) ile tahrip etm.
t naut.: ~ sein cifte demirde yatmak
VERMURKSEN : German Turkish
F bozmak, berbat etm
VERMUTEN : German Turkish
l. (annehmen) farz etm., zan ve tahmin etm.; bse ihtimal vermek; düsünmek, ümit etm., ummak
(schließen) netice cikarmak, istidläl etm.
(argwöhnen) bsden süphe etm.; vesvese beslemck
lieh muhtemel, mel-huz; (Adv.) tahmin edildigine göre; galiba ^ung / farz, faraziye, hipotez, zehap, zannütahmin, sam, ümit;
en anstellen tahminler yürütmek
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani