Multilingual Turkish Dictionary

Germany To Turkish

Germany To Turkish
ÜBERHEBEN : German Turkish

l. (j-n e-r S.) b-ni bsden istisna etm.
(e-r Mühe) b-ni bir zahmetten kurtarmak; sich ^ l. k-ni zor-lamak
fig. (dünkelhaft werden) ululuk satmak; yük-sekten atmak; burnu büyük olm,; kuru kibarlik etm

ÜBERHEBLICH : German Turkish

azametli, hadnasinas, mütekebbir; burnu Kaf-da^inda; ^ sein haddini bilmemek; Wer wäre so ^7 Kimin haddine? 2kelt/k-ni üstün görme; mütekebbir-lik; küstahlik

ÜBERHEIZEN : German Turkish

fazia isitmak "t (z.B. Zimmer) halvet gibi

ÜBERHIN : German Turkish

(Überflächlich) (seit.) sathtce

ÜBERHITZEN : German Turkish

fazia isitmak; techn. kizdirmak 9er m techn. sürsoför
t l. s. überheizt.
techn. kizgin °ung / sürsofaj

ÜBERHOLEN : German Turkish

l. (j-n) b-ni gecmek; geride (od. arkada) birak-mak
(beim Wettlauf) b-ne yemlik takmak
(nachsehen od. ausbessern) a) (Motor) rektifiye etm. b) (Gebäude) meremetlem€k c) (allg.) revizyon yapmak; links ^ bsi, b-ni sollamak
t eski^e^mis, köhne, külüs-tür;
e Anschauung geri fikir;
e Angelegenheit yillanmi§ bir mesele; ^ werden (z.B. reparaturbedürftiges Schiff) revizyon görmek °ung / l. revizyon yapma
(Ausbesserung) meremet; kafes tamiri 2verbot n arabalann bir-birini gecme yasa^i

ÜBERHÄUFEN : German Turkish

l. (m. Wohltaten, Geschenken usw.) b-ni ihsana (iltifata, hediyelere v.s.ye) bo^mak, garketmek
(mit Drohungen, Flüchen) üzerine tehditler, küfürler ya^dir^ mak; mit Arbeit überhäuft sein basini kasimaga bile vakti olmamak; Der Schreibtisch ist mit Papieren überhäuft. Masa üstünde yigm y^in kägit var

ÜBERHÖHEN : German Turkish

(Straße) bir kenanm yükseltmek
t l. (Preis) fahis
(Straße) bahksirti; infolge
er Geschwindigkeit tazia sürat yüzünden

ÜBERHÖREN : German Turkish

L (unabsichtlich) dikkatsizlik yüzünden b-nin sözlerini isitmemek, kacirmak
(absichtlich) bsi isitme-meziikten gelmek
(j-n) b-ne dersini tekrarlatmak ^ber-Ich n (Freud) benlik üstü otorite,

ÜBERIRDISCH : German Turkish

fevkattabia, dogaüstü, sürnatürel

ÜBERKANDIDELT : German Turkish

F kacik, deli, zivanasiz, sapik

ÜBERKIDDEN : German Turkish

(et. m. et.) l. bsi b§le kaplamak
fig. yaldizla-mak

ÜBERKIPPEN : German Turkish

l. muvazeneyi kaybetmek
devrilmek

ÜBERKLEBEN : German Turkish

üzerine bsi yapistirmak

ÜBERKLEID : German Turkish

n l. hafif kadin üstlügü
(Arbeitsmontur) is tulumu

ÜBERKLUG : German Turkish

s. übergescheit

ÜBERKOCHEN : German Turkish

seit. bir daha pisirmek

ÜBERKOMMEN : German Turkish

(I) ( Inf.): Furcht überkam ihn. Onu bir kor-kudur aldi. Neugier überkam ihn. Ona bir merak anz oldu. (II) (Part. Per f.) atalardan (od. eskiden) kalma; miras-lanmis, ananevi, geleneksel; Diese Sitte ist uns ^. Bu ädet bize ecdattan gelmedir

ÜBERKRIEGEN : German Turkish

s. überbekommen

ÜBERKRUSTEN : German Turkish

kabuklandirmak

ÜBERKUGELN : German Turkish

: sich — l. yuvarlanmak
(Geschehnisse) bir-birini kovalamak

ÜBERLADEN : German Turkish

(I) (Inf.) \\. fazia yük koymak; fazia doldurmak
(sich den Magen) midesini tika basa doldurmak; (II) (Pari. Perf.) \\. (m. Schmuck) süslü püslü; cicili bicili; a!Ii pnHu; V: afili, fiyakah
(m. überflüssigem Beiwerk) fazia takmtili
(Magen) dolgun
(m. Geschäften, Schulden usw.) basmdan asan

ÜBERLAGERN : German Turkish

l. bsin üstüne düsmek; bsi örtmek
phys. teda-hüfetm., gecismek, girismek 9ung/ (Interferenz) tedahül, girisim, enterferans

ÜBERLANG : German Turkish

fazia uzun

ÜBERLAPPEN : German Turkish

indirmek; üst üste koymak