Germany
FAZIES : German Turkish
geol. sima, fasiyes
FAZIT : German Turkish
n l. (Endsumme) toplamlar toplami
(Endergebnis) sonuc; nihal netice; das — ziehen netice cikarmak
FAß : German Turkish
n \\. fici, varil; naut.a. mancana, kartel
(Bütte) ger-del; dick wie ein ~ werden ficiya dönmek; Das schlägt dem ^ den Boden aus. Artik bu kadan da fazia. in Fässer füllen ficilamak
FAßBAND : German Turkish
n fici cemberi 9bar anlakalir, anlasilir 2beinig (Pferd) yatagi genis
hier n fici birasi
binder m ficici, varilci •binderel / ficicilik, variicilik
daube / fici yan tahtasi, sendere
FAßKETTE : German Turkish
(mit zwei Greifhaken) kancali izbiro; circil 2Hch anlasilabilir; akil erdirilebilir
FAßREIFEN : German Turkish
m fici cemberi
tonne f naut. fici samandira
FAßWINDEHAKEN : German Turkish
m fici izbaicosu
FDP : German Turkish
Freie Demokratische Partei (Deutschlands)
FEBRUAR : German Turkish
m subat (F: kücük od. güdük ay)
FECHTBODEN : German Turkish
m eskrim salonu
bruder m serseri, dilenci ^en l. eskrim yapmak; mec oynamak
(kämpfen) mücadele etm., savasmak, pencelesmek, carpismak
(betteln) dilencilik etm.
(m. den Händen) eilerini oynatmak
er(in /) m eskrimci
korb m s.
maske.
kunst / eskrim-cilik
lehrer m eskrim ö^retmeni maske/siperlik maske; eskrim maskesi
schürz m gögüslnk, plastron
FEDER : German Turkish
l. (Vogel9) tüy
(Schreib) vazi kalemi
(Stahl2) k^lem ucu
(Roh^) kamis kaier
(Sprung2) yay, zemberek
(Tischlerei) kinis; yabanci cita
(-n pl. a.) yatak; e-e gute ~ führen pala calmak (od. sallamak);
n bekommen tülemek, tüylenmek; in die ^ diktieren imiä suretiyle yazdirmak; in den ^n liegen yatakta yat-mak; mit scharfer (oü. spitzer) ^ schreibend kalemsor (hum.); mit fliegender ~ schreiben calakalem yazmak; sich mit fremden
n schmücken dügün pilaviyle dost agirlamak; zur ^ greifen kaleme sarilmak
FEDERBALL : German Turkish
(-spiel n) m badminton, volan
FEDERBESEN : German Turkish
m tüy süpürge
FEDERBETT : German Turkish
n s. Deckbett
FEDERBUSCH : German Turkish
m sorguc, tuğ
FEDERBÜCHSE : German Turkish
f kalem kutusu; kalemlik, kalemdan
FEDERFUCHSER : German Turkish
m pej. kätip efendi
FEDERFÜHREND : German Turkish
salähiyettar, yetkili
FEDERGEWICHT : German Turkish
n (Boxen) tüy siklet
FEDERGRAS : German Turkish
n bot. sorguc (od. tüy) otu
FEDERHALTER : German Turkish
m kalem sapi
FEDERHAMMER : German Turkish
m yaylı çekiç
FEDERHAUS : German Turkish
n (e-r Taschenuhr) saat lekendesi
FEDERHUT : German Turkish
m tüylü sapka
FEDERKIEL : German Turkish
m l. kustüyü sapi
tüy kalem
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani