Germany
GUTTAT : German Turkish
iyilik, hayir, ihsan
GUTTUN : German Turkish
l. iyi gelmek; yaramak
(Arznei) tesirli olm.; Das Kind tut nicht gut. (yOcuk yaramaz
GUTTURALLAUT : German Turkish
m phon. hulkuml ses; arkadamak sesi; girtlak konsonanti
GUTWILLIG : German Turkish
iyi niyetlj; (Adv.) kendi iste^iyle
GUß : German Turkish
m l. techn. (Gießen) döküm, dökme
(Regen2) sa^anak
(Zucker0) pasta üzerine dökülerek dondurulan tatli; aus e-m — bir elden cikmis; mütecanis, yek-pare
eisen n dökme demir; tont
fehler m kannca
form / dökme kalibi
kern m dökme macasi
mörtel m don-durma harc; beton
naht / döküm eki
stein/n (in der Küche) delikli tas; evye
GYMKHANA : German Turkish
n cimkana
GYMNASIALBILDUNG : German Turkish
orta tahsil; lise tahsili
al.lehrer(in/) m !ise ögretmeni
al.unterricht m ortaögretim
ast(in/) m lise ögrencisi; liseli
um n orta okul ve lise
GYMNASTIK : German Turkish
(aletsiz) jimnastik; kültür fizik; beden e^itimi 2isch:
e Übungen pl. jimnastik alistirmalan
GYMNOSPERMEN : German Turkish
pl. bot. aciktohumlular
GYNÄKOIOGE : German Turkish
m nisaiyeci, jinekolog; kadm hastallklan mütehassisi
ie / nisaiye, jinekoloji 2isch jinekolojik;
e Station nisaiye
GYROSKOP : German Turkish
n jiroskop
GÄHNEN : German Turkish
l. esnemek 2 ßg. acilmak
d: ~ leer tamtakir (a. m. der Forts, kirmizi od. kuru bakir); ^ leer sein leine sican düsse basi yanlir
GÄNGELBAND : German Turkish
n: am ^führen l. b-ne cocuk muameicsi yap-mak
ßg. basma kähya kesilmek; sich am ^ führen lassen sakali ele vermek 9n s. am –band führen
GÄNGIG : German Turkish
l. s. gangbar (l
3)
(gebräuchlich) müstamel, kul-lanilir
GÄNSCHEN : German Turkish
n l. kaz palazi
aptal kiz
GÄNSEBLÜMCHEN : German Turkish
n bot. cayir papatyasi; koyungözü; inci-cice^i, ilkbahar (od. paskalya) cicegi
braten m kaz kizartmasi
distel/oof. esek marulu; kuzugevregi
feder / l. kaz tüyü
(Schreibfeder) tüy kalem
Hngerkraut n bot. kaz (od. gümüs) otu
fuß m bot. kazayagi; (eichenblättriger) nezie otu (stinkender) fena kokulu kazayagi; (wohlriechender) yayiacicegi; MeksiRa cayi
Tüßchen pl. l. (Anführungszeichen) tirnak isaretleri; giyme
(Wie derholungszeichen) caize, denden
fußgewächse pl. bot. ispanakgiller, isfenahiye
geier m zo. kizil akbaba; büyük kerkenez
haut/: e-e ~ bekommen tüyleri ürpermek
klein n kaz. sakatati
leberpastete / kaz cigeri ezmesi marsch m turna katan; im ^ dizi kol nizaminda
GÄNSERICH : German Turkish
m erkek kaz
säger m zo. büyük testere gagall ördek
schmalz n kaz yagi
stall m kaz kümesi; kazhk
wedel m kaz kanadi
wein m hum. su
GÄNZE : German Turkish
zur ~ tamamen, tamamiyle. büsbütün Ganze n bsin bütünü (küllü; heyeti mecmuasi); top(lu)luk; o/s
s kül halinde; als
s betrachtet heyeti umumiyesi itibariyle; umumiyet itibariyle; mecmuan; im Rahmen des
n umumi cerceve dahilinde; zu e-m einheitlichen
n werden teklesmek, kütlelesmek; Er sprach über das Gesetz als
s. Kanunun heyeti umumiyesi hakkinda konu§tu.
fa-brikat n tarn mamul esya
heit / bütünlük, tamamiyet, külliyet
lederband m bütün mesin kapli eilt
GÄNZLICH : German Turkish
l. bütün, tekmil, tarn
büsbütün, tamamiyle tamamen, külliyen
GÄREN : German Turkish
l. tahammür etm., mayalanmak
(Most usw.) kaynamak; Es gärt im Volk. Halk galeyan icinde. Millet tasti. an allen Ecken und Enden ^ ßg. icten ice kaynamak; ~ lassen l. mayala(ndir)mak; tahammür ettirmek
kaynatmak 9futterbehälter m silo
GÄRMITTEL : German Turkish
n s. Gärstoff
GÄRSTOFF : German Turkish
m maya, hamire, damizlik
GÄRTNER : German Turkish
m bahcivan, bostanci
ei/ l. bahcivanhk, bostan-cilik
(Ort) bahce, bostan
GÄRUNG : German Turkish
l. mayalanma,i htimar, tahammür, fermantasyon, eksime
fig. (Unzufriedenheit) hosnutsuzluktan dogan arbedeler
s.prozeß m fermantasyon ameliyesi
GÄSTEBUCH : German Turkish
n defteri mahsus
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani