Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
UNGAR : German Turkish

m;
in /; 2isch Macar
isch(-e) n (Sprache) Macarca
n n.pr. Macaristan
ologe m hungarolog
ologie / hun-garoloji 2ologisch hungarolojik

UNGASTLICH : German Turkish

misafirperver olmayan; ^ empfangen soguk karsilamak

UNGEACHTET : German Turkish

l. (seit.) az hürmet edilir; saygi gösterilmeyen
(Präp. m. Gen.) rahmen; (bse) bakmayarak

UNGEAHNDET : German Turkish

cezasiz kalan

UNGEAHNT : German Turkish

umülmadik, beklenmedik

UNGEBAHNT : German Turkish

acilmami?

UNGEBETEN : German Turkish

davetsiz gelen;
er Gast kirmizi dipli mumia davet edilmemi§ olan; zipeikti;
er Helfer parasiz tellal

UNGEBILDET : German Turkish

l. kültürsüz, barbar; terbiye zügürdü
(Benehmen) terbiyesiz, hamhalat; kaba saba
(zänkisch) eli masali
(unwissend) bilmez, cahil;
e Leute hamal camal

UNGEBLEICHT : German Turkish

(Textilien) agartilmamis, kastarsiz

UNGEBRANNT : German Turkish

l. (Ziegel usw.) pismemi§
(Kaffee usw.) ka-vurulmamis, cig;
e Asche (hum.) kizilcik sopasi; dayak

UNGEBRAUCHT : German Turkish

el degmemis; hie kullanilmamis; yepyeni

UNGEBROCHEN : German Turkish

l. kinlmami§
fig. cesaretini (v. s.) kaybet-memi§

UNGEBRÄUCHLICH : German Turkish

gayri müstamel; kullanilmayan; menus olmayan; (Ausdruck) dilden agizdan düsmü§

UNGEBUNDEN : German Turkish

l. baglanmamis, ilisiksiz
(Buch) ciltsiz
(frei) serbest, hur
(ledig) evienmemis, bekär;
e Rede nesir

UNGEBÄNDIGT : German Turkish

asibos; terbiye altma almmami§

UNGEBÄRDIG : German Turkish

sergil, hasan, seytan; disli tirnakh; azgin, ser-kes; kabina sigmayan; sich ^ benehmen azginlasmak, kudurmak

UNGEBÜGELT : German Turkish

ütüsüz

UNGEBÜHR : German Turkish

uygunsuzluk, münasebetsizlik, hürmetsizlik °lich l. uygunsuz, yaki^iksiz
(P.) hürmetsiz, saygisiz
(zu Unrecht) haksiz yere; ^ lange verweilen (Gast\\ ajbayi (od. postu) sermek;
es Benehmen vor Gericht jur. mahkemeyi tahkir

UNGEDECKT : German Turkish

l. üstü acik; örtüsüz; (Tisch) kurulmamis
(ohne Schutz) sipersiz
(Scheck usw.) H karsiliksiz
Fb. demarke olan

UNGEDEIH : German Turkish

m (nur in der va, Ra.): auf Gedeih und ^ s. auf Gedeih und Verderb

UNGEDIENT : German Turkish

(Soldat) talim ve terbiye görmemis

UNGEDRUCKT : German Turkish

asilmamis, gayri matbu

UNGEDULD : German Turkish

sabirsizlik; cekememeziik; mit großer — erwarten b-ni haci bekler gibi beklemek; es vor lauter ^ kaum mehr aushallen können cani icine sigmamak 9ig l.sabir-siz(-likla); gönlü (yüregi, ici) dar
(impulsiv) tezcanli; gönlü tez; ^ werden sabirsizlanmak; sabirsizlik getir-mek; cani cana sigmamak; Sei doch nicht so ^l Ananin karninda dokuz ay nasil durdun? Er erwartete ^ den Morgen. Sabahl dar etti

UNGEEIGNET : German Turkish

l. uygun düsmeyen; elverissiz
(P.) kabiliyet-siz, ehliyetsiz
(unangebracht) yersiz, vakitsiz, mevsim-siz
(unzweckmäßig) maksada aykin

UNGEERDET : German Turkish

(Antenne) topraga baglanmamis