Multilingual Turkish Dictionary

Germany

Germany
VERBRIEFEN : German Turkish

vesika ile teyit ve tasdik etm.
t senetli

VERBRINGEN : German Turkish

l. (Zeit) gecirmek
(transportieren) nakletmek, sevk etm., götürmek; Den Winter verbringt er in Ägypten. Kisi Misirda cikanr

VERBRÄMEN : German Turkish

l. kenar cevirmek
(schmücken) süslemek, bezemek
ßg. yaldizlamak

VERBRÜDERN : German Turkish

: sich ~ b-le kardes (gibi) olm

VERBRÜHEN : German Turkish

haslamak

VERBUCHEN : German Turkish

deftere gecirmek; hesaba kaydetmek

VERBUM : German Turkish

n gr. fiil, eylem; ~ substantivum n gr. ek-flil; isim fiili; fiili cevheri; ekeylem

VERBUMFIEDELN : German Turkish

F l. (verpfuschen) bozmak, berbat etm.
(vergeuden) israf etm.
(aus Nachlässigkeit vergessen) ihmalcilik yüzünden bsi unutmak

VERBUMMELN : German Turkish

F (fr.) l. (Zeit) vaktini heba etm.
(Auftrag, Verabredung usw.) unutmak
(versäumen) ihmal etm., bsi yapmamak
(verlieren) bsi kaybetmek; (intr.) k-ni sefahate vermek; avarelik icinde mahvolmak
t hohem

VERBUND : German Turkish

(in Zss.) mürekkep. kampavnd

VERBUNDEN : German Turkish

l. (zusammenhängend) bagli, baglantili, merbut
med. bandajii
(verpflichtet) mütesekkir, minnettar; eng ^ sein (mit) bs!e siki siklya bagli olm.; Ich bin Ihnen sehr ^. (y0k naziksiniz. Size cok mütesekkirim (od. minnettanm). Falsch ~/ (Teleph.) Yanlis numarayi aldiniz! Yanlis ba^landil mit
en Au^en gözleri ba^li olarak; mit
em Kopfba^ bagli oldugu halde; Mit düser Stellung sind sehr viele Vorteile ^. Bu mevki bircok istifadeleri saglar. mit Gefahr ^ sein tehlikeli (od. rizikolu) olm

VERBUNDENHEIT : German Turkish

l. merbutiyet, baglihk, ilgi, ilisik, aläka
(Solidarität) tesanüt

VERBUNDMASCHINE : German Turkish

kampavnd makine

VERBUTTERN : German Turkish

l. (Sahne) tereyag yapmak
F (verschwenden) israf etm

VERBÜNDEN : German Turkish

: sich ^ birlesmek; ittifak (od. ittihat) etm

VERBÜNDETE : German Turkish

m l. müttefik
ßg. yardimci, yaver

VERBÜRGEN : German Turkish

teminat vermek; garanti etm.; sich ~ l. (für et.) mührünü basmak; senet vermek
(für j-n) b-ne kefalet etm., b-ne kefil olm.; birisi icin kalibi basmak
t (z.B. Nachricht) mevsuk

VERBÜßEN : German Turkish

: seine Strafe ^ cezasmi cekmek; ceza müddetini doldurmak

VERCHROMEN : German Turkish

krome etm.
t krome, kromlu; krom kapli °ung/kromaj, kromlama

VERDACHT : German Turkish

m süphe,suizan, iskil, vesvese. töhmet, kuruntu, zuum, vehim, evham; ~ schöpfen bsden, b-den süphelenmek; zihni giciklanmak; gönlü bulanmak; fitili almak; kulağina pire kacmak; pirelenmek, kuskulanmak; evhama kapilmak; ~ erregen süphe birakmak; kuskulandirmak; gönül (od. mide) bulandirmak; Besteht dabei ein ^ gegen ihn? Onun bu iste töhmeti var midir? Wen hast du im ^? Kimden süpheleniyorsun? (od. süphe ediyorsun?); den ~ lenken (auf) süpheyi birisi üzerine cevirmek; im ~ stehen (et. begangen zu haben) bsle süpheli (od. maznun) olm.; zan altinda bulunmak; in ~ bringen süphelendirmek; süphe uyandirmak ~dächtig l. zanli, maznun, sanik, süphe altinda
(zweifelhaft) süpheli, güvenilmez; mazanneisu erbabmdan; mahiyeti mechul
(beschuldigt) müttehem, müddeaaleyh, suclu, suclanmis;
es Individuum süpheli bir sahis;
es Benehmen süpheli hareketler; sich ~ machen süpheyi üzerine cekmek °dächtigen l. b-ni bsle itham etm., saniklamak, suclandirmak
(anschwärzen) kara(la)mak, iftira etm., zemmetmek, yermek
(ungerechtfertigterweise) b-nin günahina girmek; b-nin günahini almak; Er ist eifersüchtig auf seine Frau und verdächtigt dabei jedermann. Kansini herkesten kiskamyor.
dächtigung / l. itham
isnat, bühtan, iftira, karacilik
dachts.moment n süphe ve zanm mucip olan olay

VERDAMMEN : German Turkish

l. (verurteilen) mahköm etm.
(verwerfen) reddetmek
(verfluchen) telin etm., länet okumak; kargimak, ilenmek, beddua etm.
(in die Hölle) cehen-neme atmak Snis / l. cehenneme at(il)ma
cehennem azabi
t l. länetli, melun
(Adv.) müthis, dehsetli
(Ausruf) Allah beläsini versin! Hay Allah kör etsin! Yuf ervahmal
(verwünscht) gecmisi (od. ölüsü) kan-dilli (öd, boklu); canma tükürdügüm(-ün); imanina yandi^nn; kahrolasi; yok o!

VERDAMPFEN : German Turkish

(intr.) t&bahhnr etm., buha-l^mak: (\\r.) tephir etm., buharlastmnak, vaponze etm. 9er m eva" potatör ^img / tebahhur, huhailasrra, vaporbasyon, evaporasyon 2ui?gs.wämie / tebahhur h.Jrareti; buhar-!as;ns> isisi

VERDANKEN : German Turkish

s. verargen

VERDATTERT : German Turkish

F: gö/r? ~ sein sasirmak; spisip kaimak; b~de hosafin y;^ k&sHrnck

VERDAUEN : German Turkish

hazmetmekk (c.fig.), sindirmek, övütm^k
Helu leicht ^ singin; hazmi kolay; midevt; schwer
^ hazmi güc 9ung / hazim, sindirim; die •^ regeln (Medizin) barsak-lan normaiicstirmek