Germany
VERDAUUNGSAPPARAT : German Turkish
m sindirim aygitr, hazm c^h^i (od. cümlesi)
bf.ci.i^^rrier» p/, hazimsizhk; •-• h^;,."hruff:n midesine dokunindk £törd*;kiid sindiric», hänm
^»na? „"? on. sindirim bon^u; embubei hazmive
s^rmigen FL hazimsi7tik; ti^xm bozuklukian; dispepsi; vört
herrührend med. dsp^ptik
VERDECK : German Turkish
n \\. (c-s \\Vngens) körük
flau/, en üst güvertc
(e-s Autobi!,^?^) ei) fs; t kiF.mi
(c-s Motors) ksp.ik 9en l. örtmek 2 (Xr; sieht) perdelemek; b§e hail olm.
(verbergen) gizlem"k, saklamak
VERDERB : German Turkish
m bozuhna, bozukluk, mahvolma, fesai 9en (intr.) l. boziihnak
(verfaLl^n) ^ürümek
(zugrunde gehen) mahvLsnak, teh-f oirn.; (tr.) l. hozmak
(zugrunde richten) Jiialivetmck; fessda vcn^^k 3 (kaputtmachen) benzetmek
(verpfi^ch.n) b^i yü,.Lne gözüne buia^tir-mak; berbat etTp.., rivstinak; Cürkin.) okurnak
(j-m die Freuie) b-nn sevindni iiilAl etm.; canim sikmak; Der Schlaf war mir verdorben, Uykum pi^ o5du. Ich hat? mir an dem Essen den Magen verdorben. Bu yemek, m^dcrni bozdu. es mit keinem
^ wollen Geicn pa^am gi-hn m bozuhna, bozukluk, mahvolma, fesai
VERDERBEN : German Turkish
(intr.) l. bozulmak
(verfaulen) çürümek
(zugrunde gehen) mahvolmak, telef olm.; (tr.) l. bozmak
(zugrunde richten) mahvetmek, fesada vermek 3 (kaputtmachen) benzetmek
(verpfuschen) bşi yüzüne gözüne bulaştirmak; berbat etm.., cıvıtmak; çarkına okurnak
(j-m die Freuie) b-nn sevincini ihlal etm.; caninı sikmak; Der Schlaf war mir verdorben, Uykum piç oldu. Ich habe mir an dem Essen den Magen verdorben. Bu yemek, midemi bozdu. es mit keinem
^ wollen Gelen paşam giden ağam. Spr.: um es mit niemand zu
icabi maslahat; es mit j-m ~ b-nin göziinden düşmek; zülfüyäre dokunmak; bozuşmak
en n fesat, felaket; j-n ins ~ stürzen felakete sürüklemek; yardan atmak; b-ne kıymak;sehendes Auges in sein ~ rennen ölümüne eceline susamak; k-ni ateşe atmak; en.bringend felaket getirici; mühlik, öldürucü °lich l. (Ware) koiayca bozulan
(unheilvoll) meşum, ugursuz; felaket getirici
(schädlich) zararlı
nis / l. bozulma, fesat
(moralische) moral bozukluğu, düşküniük ~t fig. l. bozulmuş, bozuk 2 (Wort) bşden galat
VERDEUTLICHEN : German Turkish
aydınlatmak, açiklamak, izah etm., vuzuhlandirrn.;^, canilindsintak
VERDEUTSCHEN : German Turkish
Almancsalaştırmak
VERDICHTEN : German Turkish
l. teksi! etm., yogunla^inmak
(verstärk-en) takviye ei m., kuvvcti^ndirmek, ziyadrk§tirmek
mil. (Feuer) sik!a$:ifmak, toplula^trmak; yich ~
tekäpüf etm., yo^4$.T.ak, derismek
(üerüchte; m:. Feuer) sikla$mak
(sich ve. stärken) kuvvetlenmek, /iyadele§ • mek
(dicke» werden) kanla^m^k 9er m tecfm. k.cmpre-sör
et ke^f. yc^^? , däri^ik, rlütekäsif Qung f teksif, te«asüf, der^me, kesafet, sikma, kompresyon, s.onsan-trasyon, kond&nStisyon, temerkdz
VERDICKEN : German Turkish
kalinla§tirmak, koyulastirtiiak, koyultsnak; sich ^ l. kalinia^nak. koyula$mak
(anschwöllen) ^i^mek
VERDIENEN : German Turkish
l. (Geld) kazanmak, kär etm. 2, ßs et.) b§e müstahak (ca. laysk) olm.; b^i ha etm., i?tihk
VERDIENST : German Turkish
(II) n l. liyakat, meziyet, yararlik, değim
(^utes V/erk) scvap; isayirt? i?; s^:}; yoße
e erwerben (um) b-ne, b$e
VERDIENT : German Turkish
l. vg!. ysrdienen r?. (a.thpwährt) emektar; e-e
e Persönlichkeit iiyakat?i (kiyTnei:i}, rneziyetli) bir §ahsiyet
ermaSen (Adv.) hakkiyle, läyikiyle
VERDIKT : German Turkish
juriniii karars
VERDINGEN : German Turkish
l. (Arbeiten) ihale etm.
(vermieten) kiralamak
(j~n) kapilandirmak; sich ^ kapilanmak; b-nin hizmetine girmek; sich afs Wäscherin ^ (bei) tahtäya cama§ira gitmek
VERDOLMETSCHEN : German Turkish
l. tercümanhk etm, tercüme etm.
fig. ^klamak, tavzih etm., aniatmak
VERDORBEN : German Turkish
(Pari. Per f.) bozdlmu§, bozuk
VERDORREN : German Turkish
(intr.) kurumak, kavrulmak "t:
e Saat yamk ekin
VERDOTINERN : German Turkish
(zu) F (verurteilen) b-ni b§e mahküm etm.; b-!i bir cezaya carptirmak ^udüßpe?^ l. iki ^.•\\i yapmak; ikHemek;
rr;s. o. diible etm.
(BeloSulu ^ usw.) iki misline s-karmak
(seinem Eifer) gayretdii bir daha artirmak; sich ^ iknc§meky
VERDRECKEN : German Turkish
(intr.} piSlenmek; (tr.) pisletmek; V: boklamak
VERDREHEN : German Turkish
l. (Arm usw.) burkmak
(Augen) gözlerini döndürmek
(den Sinn von et.) fers mana vermek; yanlis tefsir etm.; hapindan sapmdnn karsstirma??
(Wori^) laksrcilyi cevirme?<
(aiif den Kopf steilen) alt ät etm.; j-m den Kopf
^ l. b-ni sasirtmak
äsik etm.; ein junger Mann, dem die Liebe den Kopf verdreht h^t ba^i sevdaS^nims (od. havalanniis) bir genc
t l. burkulmus
(krumm) e^» t b gr
F (verr ckt) aklini oynstm!?>
VERDREIFACHEN : German Turkish
üc kat etm.; üclemek; üs; misline cikarmak
VERDRESCHEN : German Turkish
F adamakilh pataklamak; V: tozunu /"Imak (cd. silkmck)
VERDRIEßEN : German Turkish
ean-m sikmak; bezJi^mek, üzmek; b-nin fcnasina (od. bedine) gitmek; kanma cokunmak; öfkelen-dirmek; sich et. nicht ^ laz^n ü^eriinemek; sich keine Mähe ^ lassen hicbir 2ah!netten ka^nmamak
lieh l. (Verdruß erre^tind) cansikici, usandinci, üzücü, sinir-letidirici 2, (mürrisch) huysuz, keyifsiz; cam sikilinis; türsu (od. £sik) suratli; suratsiz, gülmez
(ärgerlich) hsrctn, öfkdi;
es G/ssk•sf limoni cehre
VERDROSSEN : German Turkish
l. s ve-^ri.ßlich (2, 3);
(unlustig) meftur, bikkin, bezgm, iyi^K^jä, ^öiiülsüz, üsengcc; dünden ölmüs 2heit / fütur, gönülsüzlük; — bringt keinen Erfolg. Gönülsüz köpek av aviamaz. Spr
VERDRUCKEN : German Turkish
yanlis basmak
VERDRUß : German Turkish
m l. cansikintisi. keyifsizlik, memnuniyetsizlik, melal
(Ärger) güceniklik, igbirar
(Plage) eziyet
(Unlust) bikinti, usanc; ^ haben üzüntü cekmek
.yüre§i sikilmak; ~ bereiten üzüntü vermek; esnetmek; j-m et. zum ^ tun bsi b-ne nispet yapmak; mahsus yapmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani