Germany
EINPOLIG : German Turkish
el. tek kutuplu
EINPRESSEN : German Turkish
l. zihne sik(istir)mak
iceriye dogru cökertmek
EINPUDERN : German Turkish
podralamak; podra sürmek
EINPUPPEN : German Turkish
F (yeni) elbise giydirmek; sich ^ l. F (yeni) elbise giymek
krizalitlesmek
EINPÖKELN : German Turkish
tuzlamak; salamura yapmak
EINQUARTIEREN : German Turkish
l. mil. konaga yerlestirmek; konaklatmak
(j-n) b-ni bir yere misafir etm.; yertestirmek; sich ^ l. mil
konaga yerlesmek; konaklamak
(allg.) yerlesmek, oturmak 2ung/ l. (abstrakt) konakla(t)ma
(konkret) konaklayan asker
EINRAD : German Turkish
n (der Artisten) monosiki
EINRAHMEN : German Turkish
l. cercevelemek; cerceve gecirmek
flg. kusat-mak, ihata etm. Qung f ankadnman
EINRAMMEN : German Turkish
kakmak, cakmak; kazik dikmek; sahmerdania vurmak
EINRANGIEREN : German Turkish
siraya koymak
EINRASTEN : German Turkish
l. (Zahnräder) birbirine gecmek
(Verschluß) tutmak
EINRECHNEN : German Turkish
hesaba katmak; eingerechnet dahil olffiak üzere
EINREDE : German Turkish
jur. den. itiraz Qn l. (j-m et.) b-ne bsi inandir-mak; fikrine koymak
(j-m Mut) cesaretlendirmek
(auf j-n) b-ni kandirmaga musirrane calismak; lakir-diya bogmak; sich et. ~ k-ni aldatmak
EINREGNEN : German Turkish
l. yagmura tutulmak
(Vorwürfe usw.) üzerine yagmak; eingeregnet: ~ sein yagmurdan dolayi biryerden ayniamamak; Es regnet sich ein. Yagmur pek yakinda bitmeyecekmi§ gibi görünüyor
EINREGULIEREN : German Turkish
s. regulieren
EINREIBEMITTEL : German Turkish
n med. liniment Qn l. ov(ustur)mak; frik-siyon yapmak
(et. mit et.) üzerine sürmek
EINREICHEN : German Turkish
l. (Gesuch) bir yere arz etm., sunmak
(seine Entlassung) istifasini vermek
(Klage) dava acmak, ikame etm
EINREIHEN : German Turkish
l. siraya koymak; siralamak
(Briefe) dosyalamak; sich ~ l. siraya girmek
(sich einordnen) umuml nizama uymak
EINREIHER : German Turkish
m tek sirall elbise ^ig (Kleidungsstück) bir sira dügmeli; tek sirall
EINREISE : German Turkish
giris, duhul
bcstimmungen pl. giris mevzuati
erlaubnis / giris müsaadesi Sn bir memlekete girmek
vlsum n giris vizesi
EINREITEN : German Turkish
(tr.) (Pferd) talim ve terbiye etm.; ögürtmek, yirtmak; (intr.) atli olarak (bh sehre) girmek; sich ^ ata alismak; eingeritten (Pferd) ögür at
EINREIßEN : German Turkish
(tr.) l. (Haus) yikmak
(am Rand) kenanni yirtmak; yirmak; (intr.) l. kenan yirtilmak, yanimak
(sich verbreiten) pej. umumtlesmek, yayilmak; Man darf das nicht erst ^ lassen, önünü almall. Sirayetine mani olunsa gerek. ^haken m (der Feuerwehr) karmuk, kapcak
EINRENKEN : German Turkish
l. (Arm usw.) cikik kol (v.s.yi) yerine koymak
fig. bsi nizama getirmek; yoluna koymak; düzeltmek
EINRENNEN : German Turkish
l. (Tür, Fenster) kirmak
(sich den Kopf) basini beläya ugratmak; basi tasa gelmek; basini tasa vurmak
(j-m das Haus) b-nin esigini asindirmak
(offene Türen) fig. häsili tahsil etm.; denize su götürmek; cay kenannda kuyu kazmak
EINRICHTEN : German Turkish
l. (Arm usw.) cikik kemigi yerine koymak; yerlestirmek
(Wohnung) evini dösemek; cekidüzen vermek; dayamak; tefris etm.
(Geschäft) acmak, kurmak
(ausstatten) techiz etm.
(gründen) tesis etm., kurmak
(ermöglichen) yapmak, idare etm., mümkün kilmak
(aufstellen) tertip ve tanzim etm.
mus. aranjman yapmak
(Theaterstück) adapte etm.
math. kansik bir saym kesirlere indirgemek (irca etm.)
(veranstalten) organize etm.
(installieren) enstale etm.; Wir sind umgezogen, aber noch nicht fertig eingerichtet. Ta§indik ama yerlesemedik. sich ~ l. yerlesmek
(häuslich) evini döseyip yerlesmek
(sparsam) ayagini yorganma göre uzatmak
(auf et.) bse hazirlanmak; hazirliklar, tedbir-ler almak
(mit et.) isini tanzim, idare etm.
(nach et.) bse uymak, intibak etm. ^ung f l. (Ausstattung) techi-zat, donatma, levazim
(Anordnung) tanzim, tertip, döse(n)me
(Möbel) mobilya, mefrusat
(Institution) müessese, tesis, kurum, kurulus
techn. mekanizma, alet, tertibat, enstalasyon; (praktische) kolayilk
(Laden-) takim, tetümmat; pl. spez. tesisat
(Zubehör) müstemiiät
(praktisch-moderne) konfor °ungs.gegen-stand m mobilya parcasi; (mst.pl.: 2ungs.gegenstände) döseme (od. ev) esyasi; mefrusat, mobilya, fittings
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani