Germany
GEFÜHRIG : German Turkish
(Schnee) kayakciliga elverisli
GEGACKER : German Turkish
n gidaklama
GEGEBEN : German Turkish
vgl. geben;
e Tatsachen pl. donneler; zur
en Zeit vakti merhununda; Er ist der
e Mann hierfür. Bu isin en muvafik adami odur. ^ erscheinen muvafik gibi görün-mek
en.fatls icabinda; icabi halinde; lüzum görüldügü takdirde; lüzumu takdirinde; geregince °heit / l.^syc/i. ortam
donne, realite, gercek(-lik), hakikat, seniyet; (pl.
en a.) mevzuat; Man muß sich nach den jeweiligen
en richten. Ayagini yorganma göre uzatmak läzim. Spr. Misafir umdugunu degil, buldugunu yer. Spr
GEGEN : German Turkish
l. (Richtung) dogru, karsi
(Stellungnahme) karsi
(feindlich) karsi, aleyhin(d)e
(ungefähr) takriben, raddelerinde, sulannda
(zuwider) aykin, mugayir, muhalif
(vergleichend) nispetle
(als Entgelt) muka-bilinde; pahasina; bedel olarak
(gegensätzlich) zit olarak; aksine; ~ bar pesinen; ^ mich ist er reich. Bana nispetle zengindir. — Mittag ögle sulannda; ^ mich bana karsi; ~ Morgen sabaha karsi;
^ halb drei saat ikibucuk kararlannda; ^ Abend aksama dogru; aksamüstü; ak-sam üzeri; ~ seine Überzeugung kanaati hiläfma
GEGENAKTION : German Turkish
mukabil hareket
GEGENANGRIFF : German Turkish
m l. mil. karsi hücum; mukabil taarruz
Fb. kontr(a)atak
GEGENANTRAG : German Turkish
m mukabil teklif
GEGENANTWORT : German Turkish
replik
GEGENBEDINGUNG : German Turkish
mukabil sart; Wir machten zur ^, daß
.
Bilmukabele
. sartini kostuk
GEGENBEFEHL : German Turkish
m bir emri nakzeden ikinci bir emir
GEGENBEWEGUNG : German Turkish
mukabil cereyan
GEGENBEWEIS : German Turkish
m aksi delil; den ^ antreten karsi tarafin gö-sterdigi delilleri cürütmek
GEGENBLOCKADE : German Turkish
karsilik abluka
GEGENBÜRGE : German Turkish
m kefile kefil
GEGEND : German Turkish
l. (abgelegene) dag basi
daglik arazi
Jäger m mil. dag avcisi; pl. dagci kitalar
jägerdivision/dag avci tümeni
Ramm m tepeler hatti; hattibalä
kette / s. Gebirge,
krieg m dag harbi
rücken m s.
kämm.
stelze / zo. dag kuyruksallayani
stock m dag kolu
truppe / dag kitasi
Übergang n dag gecidi; derbent
zug m s. Gebirge
GEGENDIENST : German Turkish
m mukabil hizmet
GEGENDRUCK : German Turkish
m l. mukabil tazyik
(-Wirkung) aksi tesir; tepki, aksülamel, reaksiyon
(Widerstand) mukavemet
GEGENEINANDER : German Turkish
irbirine karsi; et. ^ haben aralannda ihtiläf bulunmak
halten birbiriyle mukayese etm.
hetzen birbirine karsi kiskirtmak
stellen s.
halten;
stoßen (hartgekochte Eier) Ksp. yumurta tokusmak
GEGENERKLÄRUNG : German Turkish
l. (Dementi) tekzip, yalanlama
muhalif beyanat
GEGENFAHRBAHN : German Turkish
karsiki araba yolu
GEGENFORDERUNG : German Turkish
l. mukabil taiep
(geldliche) mukabil alacak
GEGENFRAGE : German Turkish
suale sual ile cevap verme
GEGENFÜßLER : German Turkish
m antipot
GEGENGESCHENK : German Turkish
n mukabil hediye; ein ^ machen hediyeye hediye ile mukabele etm
GEGENGEWICHT : German Turkish
n l. denk
(Radio) kontrpuva
Th. agirlik; das ^ halten muvazene häsil etm
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani